Tokat Valiliği ve Gaziosmanpaşa Üniversitesi (GOÜ) tarafındantaklaşa düzenlenen ``Üstün Yetenekliler Eğitimi Çalıştayı`` sona erdi.
Kapanış sonumu
GOÜ Eğitim Fakültesi Toplantı salonunda yapılan çalıştayın kapanış sunumuna Vali Mustafa Taşkesen, TBMM Üstün Yetenekli Çocuklar Araştırma Komisyonu Başkanı AK Parti İstanbul Milletvekili Halide İncekara , Komisyon üyesi İstanbul Milletvekili Mustafa Ataş, Komisyon üyesi Tokat Milletvekili Dilek Yüksel, GOÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Şahin ve eğitimciler katıldı.
2 gün devam eden çalıştayın sonuç değerlendirmesini yapan GOÜ Eğitim Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Baloğlu, çalıştaya katkı sağlayan herkese teşekkür etti. Üstün yetenekli çocukların uzun geçmişi olan fakat çok ilerleme kaydedilemeyen alanlardan bir tanesi olduğunu ifade eden Baloğlu, Çalıştayı Orta Karadeniz Bölgesi gibi planlamıştık ama diğer bölgelere de yayılarak devam edecek bu çalıştaylar. Bunların sonucunda beki ülke çapında böyle bir çalıştay düzenlenecek. dedi.
Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölüm Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşegül Ataman ile möderatörler Eğitim Fakültesi Öğretim Üyeleri Doç. Dr. Recep Koçak ile Yrd. Doç. Dr. Tahsin İlhan yaptı.
Gazi Üniversitesi Eğitim Fakültesi Özel Eğitim Bölüm Öğretim Üyesi Prof. Dr. Ayşegül Ataman, bir buçuk süren çalıştayda temelde tespit edilen birinci konunun Bilim Sanat Merkezlerinin yeniden düzenlenmesi olduğunu söyledi. Ataman, bu çılgın çocuklara ülkeyi sıçratmak için ihtiyacımız var. Mutlaka bizler tarafından bu sıçramanın yaptırılması lazım. İstemediğimiz ruhlar tarafından dış güçlerin desteklediği uygulamalardan kaçınmak lazım diye düşünüyorum. dedi.
TBMM Üstün Yetenekli Çocuklar Araştırma Komisyonu Başkanı AK Parti İstanbul Milletvekili Halide İncekara ise yaptığı konuşmada, Bilim Sanat Merkezlerinin yeniden yapılandırılması gerektiğini söyledi. Bilsemlerde çocukların da öğretmenlerin de mutsuz olduğunu belirten İncekara, Mutsuz bir BİLSEM var. Peki niye var bu BİLSEM? dediğimizde kıyamet kopuyor. Bir kurumun iki tarafı birden mutsuzsa kusura bakmayın. Bizim hangimizin mutluğu değil önce çocuğun mutluluğu üzerinde kurgu yapmamız lazım diye konuştu.
Üstün Yetenekli Çocuklar eğitimi ile ilgili bölümü bitiren ve sınıf öğretmeni olarak atanan öğretmenlerin atandıkları okullarda fark yaratıp yaratmadıkları hakkında araştırma yaptığını söyleyen İncekara, Bu öğretmenler okullara geldikten sonra bir şey yaptılar mı diye sordum. Tık yok Henüz alınmış bir sonuç yok. dedi.
Bilim Sanat Merkezlerinde çocukları tanılayabilecek öğretmenlerin önemine dikkat çeken İncekara, en zayıf noktalardan bir tanesinin materyal bulma olduğunu kaydetti. İncekara, Öğretmlenlere sınıflara girdiğinde haydi çocuklarını bul dediğimizde materyal çok önemli.
diye konuştu.
Bilsemlerin baştan sona kadar her şeyinin değişmesini gerektiğini ifade eden İncekara, 8-5 mesai ile üstün yetenekli çocuklar için çalışılmaz. dedi.
İncekara, genel eğitimin kalitesini değiştirmeden özel eğitimin kalitesini değiştirmenin mümkün olmadığını kaydetti. Yabancı ülkeler ile Türkiyedeki milli eğitim sistemine örnek veren İncekara, Bir okul müdürünün hareket edebilmesi için 40 yerden imza alması lazım. Almanyada, Yeni Zelandada böylemi? Hayır. Okul müdürü bir şeye karar verdiği zaman en geç harekete geçme zamanı 24 saattir. İl milli eğitim müdürü seçimle gelir. Bütçesi, parası, sorumluluğu kendisinindir. Kore ile nasıl kıyaslayacağım. Benim tutsak il milli eğitim müdürümle kendi başına hareket eden Koreyi hangi şartlarda mukayese edeceğim? Suçlu arıyorsun bulamıyorsun. Bir şehrin valisi kadar büyür şehir. Damga vurur, kaderini değiştirir o şehrin. Sayın vali cumhurbaşkanı, başbakan, sayın vali her şey burada. Her attığı ize Tokatın kaderini değiştirebilir. Çünkü onun bir yerden izin almasına da gerek yok. Onun için ben diyorum ki her yeri bırakın valileri adam gibi seçin Türkiyeyi uçurursunuz şeklinde konuştu.
Komisyon üyeleri İstanbul Milletvekili Mustafa Ataş ile ile Tokat Milletvekili Dilek Yüksel de yurt dışı gezilerindeki eğitim izlenimlerini katılımcılarla paylaştılar.